Gözlerimi açtığımda hiç beklemediğim bir manzara gördüm. Şehrin gürültüsünden, insanların yargılayan bakışlarından uzak, doğayla iç içe, yemyeşil bir alandaydık. Kuş sesleri vardı, hafif bir rüzgar esiyordu, ve güneş ışığı yaprakların arasından süzülüyordu. “Burası benim kaçış yerim,” dedi o kişi, “sadece nefes almak için gelirim buraya… şimdi senin de böyle bir yere ihtiyacın var.” O an ilk defa içimde biraz olsun bir rahatlama hissettim. Sanki içimde bir düğüm çözülüyordu. Sessizce oturduk birlikte. Konuşmadık bile. Ama o sessizlik, bana duyulmadığım bunca zamanın acısını yavaş yavaş hafifletmeye başladı. Bana dönüp, “Seninle konuşmak istiyorum, ama önce sadece burada biraz kalalım, olur mu?” dedi. O an fark ettim; birinin beni anlamaya çalışması, yargılamadan sadece yanımda olması bile ne kadar değerliymiş.
Üsteki Resimden Diğer Sayfaya Geçiş Yaparak Haberin Devamını Okuyabilirsiniz..