Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Bilgi: Klavye yön tuşlarını kullanarak galeri resimleri arasında geçiş yapabilirsiniz.

Devriye gezerken yolun ortasında beyaz bir tabut fark ettim


Devriye gezerken yolun ortasında beyaz bir tabut fark ettim: Destek çağırdım, tabutu yavaşça açtım ve içinde bunu gördüm… ????????
Sabah otoyol devriyem sırasında garip bir şey fark ettim. Boş, dümdüz yol kilometrelerce uzanıyordu ve aniden, asfaltın tam ortasında, en sağ şeritte beyaz bir tabut belirdi.
İlk başta bunun birinin acımasız bir şakası olduğunu düşündüm. Aklımdan onlarca soru geçti: Onu buraya kim bırakmış olabilirdi, nereden gelmişti ve içinde ne vardı?
İlk başta büyük bir plastik kutuya benziyordu. Ama yaklaştıkça hatları daha da belirginleşti. Bir tabuttu. Beyaz, lake ve metal kulplu.
Frenlere asıldım, selektörleri açtım ve birkaç metre ötede durdum. Kalbim kontrolsüzce çarpmaya başladı. — “Üs, burası 12. Garip bir şey keşfettim. Yolun ortasında bir tabut var. Tekrar ediyorum, bir tabut. Destek istiyorum.”
— “Anlaşıldı, 12. Emin misiniz? Belki sadece bir sevkiyattır, bir şey düşmüştür?” — sevk memurunun sesi şaşkın geliyordu.
— “Çok… yersiz görünüyor. Etrafta hiçbir şey yok, yakınlarda araba yok. Meslektaşlarımı bekliyorum.”
Arabadan indim, tabuta yaklaştım ve dikkatlice inceledim. Etrafında neredeyse hiçbir iz yoktu, sadece bir araçtan sürüklenmiş veya kaydırılmış gibi belli belirsiz çizgiler vardı.
Yaklaşık beş dakika sonra, yaklaşan devriyenin yanıp sönen ışıklarını gördüm. Araba birkaç metre ötede durdu ve iki polis memuru indi.
— “Burada ne var?” — içlerinden biri gözlerini kısarak bulguyu inceledi.
— “Sanki biri bilerek koymuş gibi, yolun tam üzerinde duruyordu,” diye cevapladım. Diğer memur tabutun etrafından dolaşıp kapağa parmak eklemleriyle vurdu.
— “Ağır… Ama içimden bir ses içinde bir şey olduğunu söylüyor.”
Birbirimize baktık. Normalde, buluntuyu belgeleyip adli tıp ekibini beklerdik. Ama bir ses bizi hemen açmaya zorladı.
— “Dikkatlice,” dedi partnerim.
Diğer taraftan yaklaştım, elimi kapağa koydum. Mekanizma sertti, menteşeler gıcırdıyordu.

Üstteki Resimden Diğer Sayfaya Geçiş Yaparak Haberin Devamını Okuyabilirsiniz..


error: Content is protected !!