Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Bilgi: Klavye yön tuşlarını kullanarak galeri resimleri arasında geçiş yapabilirsiniz.

Devre arkadaşı Enes’in kulağına eğildi


Enes’in naaşını Diyarbakır’da üç kişi yıkadı. İmam, dayısı ve bordo bereli devre arkadaşı üsteğmen.
Devre arkadaşı, Enes’in kulağına eğildi, “seninle beraber okuduk, beraber eğitim aldık, omuz omuza görev yaptık, ömrümün sonuna kadar hep yanımda olacaksın kardeşim” dedi, sonra da sırasıyla, alnından, ellerinden, ayaklarından öptü. Yıkadılar… Abdestini aldırdılar. Enes her zamanki gibi gülümsüyordu. Her zamanki gibi huzurlu, her zamanki gibi muzip muzip bakıyor du sanki… Kuruladılar bedenini… Yüzünü sildiler. Gözünden yaş geldi. Bir daha kuruladılar, gene yaş geldi, bir daha kuruladılar, gene… Devre arkadaşı darmadağın oldu, kendini daha fazla tutamadı, onun da gözyaşları boşaldı. İmam, hıçkırarak ağlayan üsteğmenin omzuna elini koydu, merak etme dedi, gözü arkada kaldı sanma sakın, cennetlik alametidir bu, için rahat olsun, bırak gözündeki yaş kalsın, arkadaşınız size cennetin kapısını araladı… Bitirdiler yıkamayı… Devre arkadaşı tekrar eğildi Enes’in kulağına, bekle bizi kardeşim dedi, tekrar sırasıyla alnından, ellerinden, ayaklarından öptü Kucakladı.
Tabuta yerleştirdi.
Ölüm bile bu kadar güzeldir
Herkese nasip olmaz böyle
Şe-hi-tlik.
Mekânın cennet olsun kardeşim

Üstteki Resimden Diğer Sayfaya Geçiş Yaparak Haberin Devamını Okuyabilirsiniz..


error: Content is protected !!